Kadının Değeri

     

       Herkese merhabaaaa😊

       Bugün Dünya Kadınlar Günü😊 Kadınlar Günü'müz Kutlu Olsun😊

       Kendi ayakları üstünde duran, kendini geliştiren, kimseye ihtiyaç duymayan, bilgi sahibi, araştıran, kendine özen gösteren, istediğini yapan, yapmaya çalışan, çabalayan her kadına hayranım... 

      Böyle günlerde hatırlanıp, çiçek, hediye verilip sonra tekrar değersiz görülmek çok üzücü. Her sene 8 Mart'ta her şey çok güzel, mesajlar, sosyal medya, haberler, gazeteler... Peki sonraki gün? Sizce ne oluyor? Ben söyleyeyim, hepinizin cevabını bildiği bir şey oluyor. Ertesi gün kadının değeri yok oluyor. Göstermelik olan her şeyden nefret ediyorum. 

     Yazılarımdan, yaptığım yorumlardan fazlasıyla anlamışsınızdır kadın erkek eşitliği/eşitsizliği hakkında duyarlı olduğumu, sinirlendiğimi, fikirlerimi açık açık söylediğimi biliyorsunuz. Ataerkil toplum yapısından hoşlanmıyorum, sevmiyorum. Gelenek, görenek adı altında toplumun dayattığı, çizdiği sınırları sevmiyorum, nefret ediyorum ve hiç bana göre değil. 

 

    Toplumun kadınlara bakış açısı çok üzücü. Kadın devamlı hizmet etmek zorunda, sadece evde olmak zorunda... Örnekler çoğaltılıyor sinir bozucu şekilde.  ''Kadın istediği gibi giyinemezmiş.''  

Neden peki? Çünkü kadın biraz açık veya dar giyinince bakıyormuş, günaha giriyormuş erkek, ayrıca toplum tarafından hoş karşılanmıyormuş.  Ben istediğim gibi giyinirim, sen bakmamayı öğreneceksin, kafanın içinden saçma sapan düşünceler geçiyorsa bu senin ahlaksız olduğunu gösteriyor. Dışarıda göstermelik ahlak cümleleri kuruyorsunuz ya, önce aklınızda ve kalbinizde ahlak olacak. 

     Ne yazık ki o çocuğu yetiştiren de bir kadın ve kadın erkek çocuğuna devamlı paşa muamelesi yapar, her istediğini yerine getirirse, kadınlara ve insana, hayvana saygısız şekilde yetiştirirse o çocuktan bir şey beklemek imkansız oluyor. Tabii sadece erkek çocukları için söylememek gerekiyor. Kız çocuklarına da sadece iş yapmak ve yemek yapmak dışında bir şey öğretilmiyor, daha doğrusu o şekilde büyütülüyor. Programlanmış kurmalı bebekler gibi çocuk büyütülmez. 

O kız büyüdüğü zaman farklı bir kadın gördüğü zaman ayıplıyor, ''böyle olmamalı'' diyor.  ''Örgü, dantel bilmiyorum diye, çeyiz yapmıyorum, yapmayacağım, çocuk doğurmak istemiyorum.'' dedim diye ne yazık ki birçok kız arkadaşım tarafından farklı muamele gördüm, ayıplandım, sanki başka bir gezegenden gelmişim gibi bakışlara maruz kaldım.  Ben böyle mutluyum, böyle yaşamak istiyorum, bunun nesi tuhaf anlamıyorum...!

    O yüzden çocuk yetiştirmek çok ama çok önemli ve herkes anne baba olmamalı bence. Her zaman söylüyorum; gerçekten psikolojisi düzgün, kitap okuyan, araştıran, hayatta tek başına kaldığı zaman mücadele eden, hakkını arayan, insanlara karşı saygılı hoşgörülü, kültürlü, görgülü, teşekkür etmesini, özür dilemesini bilen bireyler yetiştirmek gerekiyor. Düzgünce tartışabilmek, fikrini söyleyebilmek önemli. Belli bir yaşa gelince sadece anne babasının sözüyle hareket eden insanlara sinir oluyorum. Yalnız dediğim yanlış anlaşılmasın, burada demek istediğim, anne babanızı asla dinlemeyin değil. Kendi birey olduğunun farkında olsun ve kararlarını kendi verebilsin. Robot gibi annesinin babasının her dediğini sorgulamadan kabul eden kişileri hiç sevmiyorum. 

  Sosyal medyada saçma sapan çekilen kadını aşağılayan videolara denk geliyorum, sinir oluyorum. Erkeği çok yukarıda gösteren, kadını ezen her şey çok üzücü ve benim fazlasıyla sinirimi bozuyor. Dizilerde de bu şekilde gösteriliyor, hatta gündüz kuşağı tv programlarında. Elbette toplumun kuralları katı ve öyle kolay kolay değişmiyor bazı şeyler. Ve bazen hiç değişmeyecekmiş gibi de geliyor. Hatta geçen gün çok sevdiğim canım Kitap Eylemi 😊 Genç Kız Kalbi kitabını yazdığım yazıda yorumunda dile getirmişti  ''değişmeyecek gibi geliyor diye.''  Ayrıca bu konuda fikirlerimizin aynı olduğunu düşündüğüm çok sevdiğim diğer arkadaşım canım Simya, yazılarını çok severim😊

   ''O günah, bu günah, böyle olmamalı, yanlış bunlar.'' diyen herkes önce kendine bakacak, kendini eleştirecek. Ayrıca namus kavramı da sadece kadına ait bir kavram değil, genel bir kavram. Sadece kadın üstünden değerlendirip erkeği ayırmak ne oluyor? Biri bana bunun mantığını açıklayabilir mi? Açıklayamaz, çünkü bir mantığı yok. Cehaletten başka bir şey değil...

    Bütün bunlar sadece eğitimle yenilir. Eğitim olmadıktan sonra her şey boş. Kitap okuma oranımız çok az, teşvik edici hiçbir şey yok. Eğitim olursa her şey çok güzel olur. Bir şeye körü körüne inanmak yerine araştırma yapılıp doğrusu öğrenilebilir, çok zor değil. 

    Güçlü kadın karakterleri olan kitapları çok seviyorum. Dişli Kızlar kitap yorumumu okumak için tıklayabilirsiniz. Böyle kadın karakterleri anlatan kitapların, yazarların çoğalması dileğiyle. Duygu Asena, Ayşe Kulin, Jane Austen, Virginia Woolf, Pınar Kür, Halide Edib Adıvar...  Böyle yazarların kitaplarını okumak çok ama çook keyif veriyor.

    Kadın değerlidir. İstediği gibi giyinir, ister açık olur, ister kapalı, istediği gibi gülebilir, fikrini açıkça söyleyebilir, yazabilir, istediği kişiyle arkadaşlık yapabilir, istediği yere gidebilir... Lütfen zihniyetinizi değiştirin artık....

    İnsan olabilmek önemli, bunu başardığımız gün bence bunları da konuşmaya gerek kalmayacak...

    Biraz sinirle yazdığım bir yazı oldu, içimdekileri yazmak istedim bu konuda😊 Tabii ki daha söylemek istediğim çok şey var ama onları da başka zaman yazarım😊

    Hak ettiğimiz değeri göreceğimiz yarınların olması, toplumun dayattığı etiketler ve kuralların olmadığı, biz kadınların birbirine destek olacağı tatlı bir hayat, dünyada özgürce yaşayabilmek dileğiyle...😊

        ''Kadınları geri bırakan toplum, geride kalmaya mahkumdur.''

                                                        Mustafa Kemal Atatürk

     8 Mart Dünya Kadınlar Günü'müz Kutlu Olsun😊