Bir genç kızın duygularını bu kadar iyi yansıtan bir kitap...
Kitabın konusu; Pervin'in hatıratında yazılanları anlatıyor. Pervin, duygularını, yaşadıklarını, İstanbul'daki günlerini ve hoşlandığı adamı anlatıyor. İzmir'den İstanbul'a geliyor severek evleneceği adamı bulma umuduyla. Orada geçen günlerini defterine yazarak anlatıyor.
😊📘Kitaplardan Keşfettiğim Alıntılar:
😊''Hassas, hayalperest, şiir seven her genç kız gibi ben de dünyada en büyük saadetin yalnız sevmek ve sevilmekte olduğuna inanırım.''
😊''Evet, ben de sevmek ve sevilmek isterim, fakat isterim ki, seveceğim adam aşkıma ve bana layık olsun ve daha isterim ki o sevdiğim adama üzülmeden, pişman olmadan hayatımı ölünceye kadar geri almamak üzere vereyim.''
😊''Kadınlık kutsal ve kıymetlidir, çünkü evvela hayatı, sonra da saadeti kendilerine borçluyuz. Bunun için onlara layık oldukları yüce mevkiyi vermeliyiz.''
😊''Bir erkeğin güzelliği zekasından ibarettir sözü ne kadar doğru bir söz, işte bu gece Behiç Bey bütün söylediği sözlerle gözümde bir üstünlük kazanmış oldu. Onun önceden dikkat etmediğim her halinde sonradan bir başkalık hissediyor ve keşfediyorum.''
😊''Sevmedim, çünkü şimdiye kadar kendime layık bir kimseye rast gelmedim; sonra... aramadım da, çünkü yaşadığım çevrede kendime layık bir adam bulunacağına ihtimal veremiyordum. Ve çünkü bence aşk evlilikten ibarettir, karısı olamayacağım bir adamı sevmek benim için bir rezalettir.''
😊''Bir genç kız, hayatını paylaşacağı ve teslim edeceği erkeği tanımalı, bilmeli, sevmeli... Hiç olmazsa evlilikte yalnız servet gibi, namus gibi şeyler değil, hayatın esasını oluşturan ahlak ve eğilimler dikkate alınmalı.''
😊''Bazen düşünüyorum da dünyaya gelmek bir afetken, sonra bu memlekette, üstelik kadın olarak doğmanın dayanılmaz azabına nasıl tahammül ettiğime hayret ediyorum.''
😊''Ne istediğim vakit sokağa çıkabilirim, ne istediğim yere gidebilirim... Çünkü kadınım. Yani iradesiz, arzusuz, kudretsiz bir aciz, bir esir...''
😊''Bugünkü yaşayışımız bir insan yaşayışı mıdır? Buna gerçek anlamda bir hayat demek doğru mudur? Böyle zevk adına, yalnız hayvaniyete ilgi duyanlarla yetinmek için bir insan ne kadar ilkel olmalıdır? Yalnız ye, iç, uyu... Ne bir sanat endişesi, ne yepyeni bir heyecan...''
😊''Hem bu cahil çevrede babasının, anasının yol göstermesiyle kendine layık olmayan ve hiçbir hali ve tavrı ruhuna uygun olmadığı için ölünceye kadar nefret ve gözyaşları içinde beraber ömür geçireceği erkeğe feda ve kurban olan ilk kız ben mi olacağım?''
😊''Ah, ben niçin böyleyim? Ne olurdu ben de onlar ve herkes gibi bu hayattan zevk alacak his ve kabiliyette olsaydım da onlar gibi be sefalet içinde kayıtsız ve gönül rahatlığıyla yaşayabilseydim...
😊''Bizim milletin büyük bir gelecek sahibi olması için yegane eksiğimiz toplumsal hayatımızın olmaması, kadınsızlıktan, kadınları erkeklerden uzak bulundurduğumuzdandır.''
😊''Acaba gerçekten benim için mi geliyor? Ya yanılıyorsam, ya aldanıyorsam... Bazen onu da bana bağlı zannederken sonra öyle saatlerim oluyor ki kendisini bana karşı hissiz ve umursamaz buluyorum. Ve o zaman, ah o zaman müthiş bir üzüntü beni kırıyor. Ya bu gerçekse, ya bana karşı tamamen ilgisiz de kendim işi bu kadar süslüyorsam...''
Kitap 86 sayfa, karton kapaklı, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları'na ait baskısı. Kitap kapağı da çok tatlı çalışılmış. Dili akıcı ve anlaşılır. Farklı bir kelime varsa sayfa sonlarında aşağıda dipnot şeklinde açıklaması yapılmış. Ben kitabı çok sevdim, benim fikirlerime yakın geldiği için de ayrıca hoşuma gitti. Yazardan okuduğum ikinci kitap sayılır. Lisedeyken Eylül romanını okumuştum.
Yazarın kadınlar için olan fikirlerini yansıtma şeklini çok sevdim. Ve o zamandan bu zamana çok fazla bir şeyin değişmediğini görmek çok üzücü ve sinir bozucu. Kadın erkek eşitliğine vurgu yapılması(daha doğrusu eşitsizliğine demem gerekiyor), toplumun bakış açısı okuyucuya çok açık ve güzel şekilde yansıtılmış. Bir genç kızın duyguları da kimi zaman umutla kimi zaman endişeyle yansıtılmış.
Pervin sevinçlerini yansıtıyor ama bir taraftan da eleştirilerini, kendisine uymayan davranışları dile getiriyor. İç dünyasının karmaşıklığını okurken çok net anlıyorsunuz. Davranış, konuşma, hal, tavır gözlemini okurken rahatça yapabiliyorsunuz. Pervin kültürlü bir genç kız. Öyle evlenmiş olmak için evlenmek istemiyor. Kültürlü, saygılı, kendi fikirlerine yakın birini bulma umudunda.
Mehmet Rauf, hikaye, roman, tiyatro tarzında eserler yazmıştır. Mehasin ve Süs kadın dergilerini çıkardı. On altı yaşındayken Düşmüş adlı hikayeyi Hizmet gazetesinde yayımlaması için Halit Ziya Uşaklıgil'e göndermiştir. Mektep dergisinde yazdı daha sonra. Servet-i Fünun dergisinde hikaye, roman, makale ve mensur şiirler yayımlamıştır. Asıl adının duyulması Eylül adlı romanıyla olmuştur. Türk Edebiyatında psikolojik romanın ilk örneği olarak kabul edilir.
Kadın ve erkek ilişkilerinde günümüzde de çok fazla ayrımcılık yapılıyor. En sinir olduğum konulardan ve bıraksalar sabaha kadar konuşup, tartışabilirim bu konuda(daha önceki yazılarımda da yazmıştım) Ne yazık ki saçma sapan düşüncede olan insanlar var. Örneklerini görüyoruz. Kadının yaptığı her şeyde bir anlam aranması, altında art niyetli düşünceler olması bugün hala aşamadığımız ve bence bizi geriye götüren konulardan. Kadının kıyafeti, söylediği söz, dışarıya çıkması, iş alanlarında engellenmesi(bunu fazlasıyla yaşayan biriydim çalışırken) Her şeyin bu kadar lafı edilirken sırf erkek olduğu için yapılan yanlışlara ses çıkarılmaması insanın sinirlerini alt üst ediyor.
Kitabı aşırı keyifle okudum ama bir nokta hoşuma gitmedi. O da Pervin'in hoşlandığı beyefendiye karşı yazdığı cümleler. Evlenmek için çok fazla istekli olması. Gerçi o zamanın şartlarına göre değerlendirmek gerekirse çok normal. Bana normal gelmedi, belki de evlenme isteğim olmadığından okurken böyle hissetmişimdir.
Bu kitap için ne kadar yazsam da sanki bir yerlerde eksik kalıyor gibi hissediyorum. Bazı kitaplara karşı bu hissim hiç geçmiyor. Kitabı çok sevdim, konu da benlik olunca cümlelerim az gibi geliyor. Bitmesini istemediğim ve aşırı keyifle okuduğum kitaplardan oldu benim için ve okurken etkiledi beni.
Sevgi dolu, değer bilen insanlarla karşılaşmanız dileğiyle...
Keyifli kitap keşifleri, keyifli okumalar dilerim😊
Mehmet Rauf denilince aklıma ilk Eylül romanı geliyor... kıymetli öneriniz için teşekkür ederim..
YanıtlaSilGüzel yorumunuz için çok teşekkür ederim:))) Benim aklıma da ilk olarak Eylül geliyor:) Bu kitabını çok sevdim, kesinlikle tavsiye ederim:)))
SilKeşke 5 yıl gibi bir süre önce okuma şansım olsaydı, tam ihtiyacım olan kitapmış bir şeyleri anlayabilmek için
YanıtlaSilGüzel yorumun için çok teşekkür ederim:))) O zaman okusaydın belki bir şeyler değişirdi evet ama şu anda okursan daha bir farkındalıkla ve severek okursun diye düşünüyorum:))) Önceden ben de senin gibi düşünüyordum bazı kitaplar için ama demek ki o zaman, kitabı okumanın zamanı gelmemiş diye düşünmeye başladım son zamanlarda:)
Silbiraz pişmanlık benimkisi de işte ama haklısın, okuyabilirim neden olmasın :)
SilBence hiç pişmanlık duyma:))) Ne zaman istersen o zaman oku, içinden geldiği zaman:))))
SilKadın erkek eşitsizliği sür git devam ettiğine göre kitaplarda çokça yer almaya devam edecek sanırım. İnsanın beğeniyle okıduğu kitaplara denk gelmesi, ayrı bir keyif ve zenginlik. Emeğine yüreğine sağlık sevgili Kitapkeşfi 🤗🌺🤚
YanıtlaSilGüzel yorumunuz için çok teşekkür ederim Sibel Hanım:))) Ne yazık ki bu konu hiç bitmeyecek, toplumun bakış açısı çok değişik ve üzücü. Keşke herkes biraz bilinçli olsa, kadınlara karşı daha düzgün davransalar... Kitabı çok severek okudum, kesinlikle tavsiye ederim:)))
SilKitabın seni ne kadar çok etkildeğini gerçekten yorumuna yansıtmışsın. Zaten 80 sayfaymış bir çırpıda okuyabilirim. 👍🙃
YanıtlaSilGüzel yorumun için çok teşekkür ederim:))) Böyle kitapları çok seviyorum, konu tam ilgi alanıma girdiği için etkilendim. Keyifli bir kitaptı kesinlikle:)))
SilÇok keyifli aktarmışsın.. ben sevdim kitabı :)
YanıtlaSilGüzel yorumunuz için çok teşekkür ederim:))) Çok sevdim ve anlatımıma yansıdı:))) Okumanızı tavsiye ederim, daha çok seversiniz:)))
SilGünlük gibi olması ilgimi çekti.Konusu da güzelmiş, bakacağım bu kitaba.Anlatım için teşekkürler
YanıtlaSilGüzel yorumun için çok teşekkür ederim:))) Günlük gibi olduğu için okuması rahat ve anlatım da oldukça keyifli:)))
SilBu ara İş Bankası Yayınları'nın klasikleri serisinden kitaplarla bloglarda sıklıkla karşılaşıyorum: bu beni sevindiriyor ve gümbür gümbür bir gençlik geliyor tezimi de sürekli güçlendiriyor. Elbette bu tür romanları yazıldıkları zamanların koşulları ile değerlendirmek de gerekiyor ki bunun yapıldığını görmek de ayrı bir mutluluk, bu farkındalık da kıymetli ! Bu vesile ile geçende yine bir blogda önerdiğim ve bu topraklardan çıkmış bir başka ismi de şuraya bırakıyorum, nette arayıp hayat hikâyesine göz atmanı öneririm, sonra belki kitapları ile de ilgilenirsin kim bilir.:) Zabel Yesayan, bu toprakların insanı, ilginç ve güçlü bir kadın karakter !
YanıtlaSilGüzel yorumunuz için çok teşekkür ederim:))) Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları'nın kitaplarını seviyorum, modern klasikler ve Türk edebiyatı klasiklerini keyifle okuyorum:))) Bu kitabı da çok severek okudum:)))
SilKesinlikle o zamana göre değerlendirmek gerekiyor, gerçi ben arada bu zamana ve kendime göre de değerlendirme yapıyorum ama:)
Öneriniz için çok teşekkür ederim, kesinlikle bakıp araştıracağım, not aldım defterime:)))
Sizin yorumlarınızı da özlemişim:)))
Türk klasiklerinden olduğu için de okumam gerek diye düşündüm, yazarın iki kitabını da not alayım :)
YanıtlaSilGüzel yorumunuz için çok teşekkür ederim:))) Çok keyifli bir anlatımı var, bence seversiniz kitabı:)))
SilBen de alıntıları okurken sizin gibi düşünmüştüm. Sahiden de kadın ve erkeklere ilişkin bakış açısı malesef pek değişmemiş gibi. Anlatımınızla birlikte kitap ilgimi çekti. Ciddiyim. Yoksa bu kitabı biliyordum ama pek ilgimi çekmemişti. Ne zamana okurum bilmiyorum ama kitap elime geçince okuyacağım.
YanıtlaSilGüzel yorumun için çok teşekkür ederim:))) Ne yazık ki hiçbir şey değişmemiş, çok üzücü. Ben gerçekten aşırı keyifle okudum, sevebilirsin bence:)))
SilGüzel bir inceleme olmuş. Konu nedeniyle bana çok hitap etmedi ama kitaplar farklı insanlarda farklı hisler bırakır, sevdiğimiz kitaba denk gelmek mutlu ediyor. :) Emeğine sağlık. 😊
YanıtlaSilGüzel yorumun için çok teşekkür ederim:))) Kesinlikle sevdiğin kitaba denk gelince okuması ayrı güzel oluyor:))))
SilEylül romanını ben de okumuş ve beğenmiştim. Bu kitabın konusu da hoşuma gitti. Gün gelip, "Bu kitapta anlatılanlar artık ülkemizde kalmadı" dendiği an, ülke olarak yol almışız demektir.
YanıtlaSilGüzel yorumun için çok teşekkür ederim:))) Bu kitabın konusu çok güzel, kitap oldukça keyifli:) Yazdığın cümle o kadar güzel ki, keşke hemen öyle olsa, çok isterim:)))
Sil100 sene de geçse bir milim bile ilerleyememişiz gibi hissetmek bazı kitaplarda, maalesef:( Esefle izliyorum durumumuzu, ne yazık ki biz halk olarak değişimi pek sevmiyoruz, kalıplarımız var, yargılarımız, kimsenin yıkamadığı duvarlarımız. maalesef:(
YanıtlaSilGüzel yorumun için çok teşekkür ederim:))) O kadar doğru söylüyorsun ki, üzülüyorum artık. Değişimi sevmiyoruz, okumayı sevmiyoruz, araştırma nedir bilmiyoruz ve sonunda cahil bir toplum oluşuyor ne yazık ki... :(
Silçok çok eskiden okumuştum bu kitabı nedense kıza aşırı gıcık olmuştum ne istediğini bilmeyen şımarık biri gibi gelmişti bana şimdi okusam fikirlerim değişir mi bilmem sanırım baya küçüktüm okuduğumda :)
YanıtlaSilGüzel yorumun için çok teşekkür ederim:))) Belki şimdi okuyunca fikirlerin değişir, seversin, bir şans ver derim:)))
SilBen de keyifle okuyacağıma eminim,son zamanlarda çok sık karşıma çıkmaya başladı:) İş Bankası yayınlarının kapaklarına bayılıyorum:) Çok detaylı ve güzel bir inceleme olmuş,emeğine sağlık
YanıtlaSilGüzel yorumunuz için çok teşekkür ederim:))) Kesinlikle seversiniz, çok güzel bir kitaptı:))) İş Bankası kitap kapak çalışmaları kesinlikle çok güzel oluyor, ben de çok seviyorum:))) Anlatımımı beğenmenize sevindim:)))
Sil