Bülbülü Öldürmek

 

Bülbülü Öldürmek




    ''İstediğin kadar saksağan vur vurabilirsen, ama unutma, bülbülü öldürmek günahtır.''

  

    Seneler önce okuduğum ve çok sevdiğim bir kitap. Tekrar aynı duyguyu alabilecek miyim diye düşünürken çok daha fazla sevdiğimi fark ettim. Kitabı ilk okuduğumda ortaokuldaydım. Şimdiki düşüncelerimle kitaptan farklı bir tat almam beni mutlu etti. 

    

     Kitabın konusu; Amerika Birleşik Devletleri'nin bir bölgesinde geçen ırkçılığı anlatıyor. Scout ve Jem avukat olan babalarının ABD'de bir iddiayla yargılanan bir zenciyi savunması ve kasabadaki insanların cephe almasıyla gelişen olaylar.

      

        😊📘Kitaptan Keşfettiğim Alıntılar :

   

   😊''İçeride kötü bir hayalet yaşamaktaydı. İnsanlar öyle birinin var olduğunu söylüyordu ama Jem'le ikimiz onu hiç görmemiştik.''

    

    😊''Önemsemediği için ondan nefret ediyordum ama başı belada olduğu zaman insan kolayca yoruluyordu; çok geçmeden kucağına sığındım, kollarını bana doladı.''

    

    😊''Biz tam meydanın ortasından, kestirmeden karşıya geçerken Meridian karayolundan dört tozlu araba gelmekteydi; arka arkaya dizilmiş, ağır ağır yol alıyorlardı. Meydana girdiler, bankanın önünden geçip hapishanede durdular.''

    

     😊''Ama her geçişimde acaba onu görür müyüm diye bakıyordum. Belki bir gün görecektik. Nasıl olacağını gözümün önüne getirmeye çalıştım; olur da görürsem, geldiğimde onu salıncakta otururken bulacaktım.''

    

      😊''İnsanların çoğu iyidir, Scout, yeter ki sen onları bir gün gör.''

      

       😊''Ben herkesi sevmek için elimden geleni yapıyorum... Bazen açıklamakta zorlanıyorum; bak yavrum, birinin kötü olduğunu düşündüğü bir şeyle seni nitelendirmesi hiçbir zaman hakaret değildir. O kişinin ne kadar zavallı olduğunu gösterir, seni incitmez.''

        

       😊''Bülbüller bizi eğlendirmek için şarkı söylemek dışında bir şey yapmaz. İnsanların bahçelerindeki bitkileri yemezler, mısır ambarlarına yuvalanmazlar, tek yaptıkları iş bize içlerini dökmektir. İşte bu yüzden bülbülleri öldürmek günahtır.''

         

       😊''İnsanların başına ne geldiğini asla bilemeyiz. Kapalı kapılar ardında evlerde nelerin olup bittiğini, ne sırların gizlendiğini.''


       Kitap oldukça etkileyici. Çok severek okudum, hiç sıkılmadım, sayfalar ilerledikçe daha çok merak ettim. Yazarın yayımlanan ilk romanıdır. Yayımlandıktan bir sene sonra 1961 Pulıtzer Edebiyat Ödülü'nü almıştır. Kitap adı geçen karakterlerden biri olan Scout'un bakış açısıyla anlatılmıştır. Yazarın on yaşındayken yaşadığı bir olayı anlatmaktadır. Yaşadığı yerde geçen bu olayın ailesi ve komşuları üzerindeki etkisini anlatmıştır. Romandaki karakterlerden biri olan Dill, yazarın çocukluk arkadaşı olan Truman Capote'den esinlenerek yazılmıştır. (Bilgiler Wikipedia'dan alınmıştır.)


      Kitap 358 sayfa. Bendeki baskısı Epsilon Yayınevine ait. Çevirisini Ülker İnce yapmış ve oldukça başarılı. Kitap kapağı hoşuma gitti. Yazarın olayları anlatış tarzı ve bakış açısı çok güzel bence. Kitap bittiği zaman bazı şeyleri düşünüyorsunuz.  Yazarın diğer bir kitabı olan Tespih Ağacının Gölgesinde, bu kitabın devamı niteliğindeymiş. Aslında yazdığı ilk kitap buymuş, yayıncısının ana karakterini bir çocuk yapmasını söylemesi üzerine kitabı baştan yazıp Bülbülü Öldürmek'i ortaya çıkarmış.


    Kitap, sinemaya da uyarlanmıştır. 1962 yapımı dramatik bir filmdir. Film birçok ödül almıştır. En İyi Uyarlama Senaryo, En İyi Erkek Oyuncu Oscar'ı. Daha bir çok ödül alan bir film.


   Benim kitapta en çok hoşuma giden şey; küçük bir kızın gözünden anlatılmasıdır.(Scout) Bu detay kitabı daha güzel yapmış bence. Yazıyı dün yazarken filmi izlememiştim. Gece yatmadan size bilgi vermek amacıyla  filmi izledim. Dönemine göre çok güzel bir film bence. İzlemek isterseniz buradan ulaşabilirsiniz. Ayrıca siyah beyaz bir film ve oldukça hareketli. Oyuncular çok iyi. Hiç sıkılmadan izliyorsunuz. Gerçi film ve kitap herkese göre değişir, görecelidir.  Ben severek izledim 2 saat boyunca, konuyu işleyiş bakımından oldukça başarılı geldi. Tabii şu da var; her zaman öncelikle kitabı okuyun, sonra uyarlanan filmleri seyredin. Bunu çoğu yazımda söylüyorum. Ben bu kuralı 2 film için çiğnedim, yine de siz benim dediğimi yapın. Önce kitapları okuyun mutlaka. Kitaptaki tat her zaman ayrıdır.


    Kitap Amerikan Klasikleri arasına girmiştir. Bana göre çok daha fazla öne çıkması gereken bir kitap. O dönem Amerika'da olan ırkçılığı çok güzel anlatmış. İnsanların birini tanımadan önce ön yargılı olması ve başka insanların laflarına uyup kötü sonuçlar getirecek olayları tetiklemesi. Atticus tecavüz suçuyla yargılanacak olan Tom Robinson'un avukatlığını hiç tereddüt etmeden kabul ediyor. Burada vurgulanmak istenen nokta şu; insana değer vermek, din, dil ve ırk ayrımı yapmadan değer vermek. Bana göre Atticus çok güzel bir profil çiziyor, ben çok beğendim.


   Kitabı şiddetle tavsiye ediyorum. Herkesin okuması gereken kitaplardan biri. İz bırakan kitaplardan biri kesinlikle. Verdiği mesaj açısından ve insanlığı hatırlatması, anlatmasıyla mükemmel kitaplardan biri. Umarım kısa zamanda devam niteliğinde olan Tespih Ağacının Gölgesinde hemen alıp okurum ve sizlerle paylaşırım.  Kitabı almak isterseniz üstüne tıklayıp ulaşabilirsiniz.

  Ciltli baskısına da buradan ulaşabilirsiniz.

   

    Bazı kitap yorumlarını biraz uzun yazıyorum, bloğumu takip edenler biliyor artık. Sevdiğim kitaplara biraz daha töleranslı davranıyorum ve ne kadar yazarsam yazayım sanki az yazmışım gibi hissediyorum😊Yazımı kitabın arka kapağında yazan ve yazarın arkadaşı olan Truman Capote'nin kitap için söylediği sözle bitiriyorum :

  

    ''Yaşama sevinciyle dolu, dokunaklı ve nadiren rastlayacağınız türden bir roman.''


     Keyifli kitap keşifleri, keyifli okumalar dilerim😊



     





  

Yorum Gönder

6 Yorumlar
  1. kitabını bayılarak okuduğum halde filmini yarıda bırakmıştım ama ben zaten çok ekran insanı değilim o sebepten benim yarım bırakmam kriter kabul edilemez.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kitap çok güzel, filmi de sevdim. Şöyle de bir şey var; her film her kitap herkese hitap etmez, sevmeyebilirsin:) Göreceli bir kavram sonuçta:)

      Sil
  2. Ana sayfanda kitap fotoğrafları bulanık çıkıyor. Fark ettin mi bilmiyorum. Yazıya tıklayınca net ama ana sayfada bulanık. Haberin olsun istedim.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet farkındayım, teşekkür ederim. Tema ile ilgili, yazılımı tam bilmediğim için düzeltemiyorum. Bir ara çok uğraştım, yapamadım, yardım alabileceğim kimse de olmadığı için öyle kaldı maalesef:(

      Sil
  3. Bu kitabı o kadar çok duydum ki. Ama bir türlü okuma fırsatım olmadı. Hatta filmine de çok denk geldim ama kitabı okumadan filmi izlemek istemedim. Kitabı alıntılarla birlikte çok güzel anlatmışsın. Emeğine sağlık. Kitabı okuduğumda buraya uğrayıp düşüncelerimi yazacağım inşallah. Saygılarımla. Vesselam...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Öncelikle yorumun için çok teşekkürler. Kesinlikle hemen okumalısın, mükemmel bir kitap. Kitabı okumadan filmi izleme, ben bir çok yazımda dile getiriyorum, önce kitaplar okunmalı, filmler sonra seyredilmeli, çünkü her cümleyi aktarabilmek, duyguyu anlatabilmek mümkün değil. En iyi uyarlananlardan biri olduğunu da söylemeden geçemeyeceğim. Her zaman beklerim bloğuma:)

      Sil