Aşk ve Acı(Frida Kahlo)

 
aşk ve acı Frida











  
  
            Frida'nın hayatını kaleme alan kitabı anlatmaya çalışacağım size bugün. 
Frida Kahlo'yu merak eden çok fazla kişi var, ben de merak ettim ve bu kitabı sizlerle paylaşmak istedim.

 
           Kitabın konusu adından da anlaşılacağı üzere ressam Frida Kahlo'nun hayatını her yönüyle anlatan bir kitap. Geçirdiği kaza, resimleri, kocasıyla olan ilişkileri, ailesi. Biyografi türünde yazılmış bir kitap.

        
          
         😊📘 Kitaptan Keşfettiğim Alıntılar :

   
    😊''İnanç ve umut doluyduk. Yeryüzünde değişmesi gereken her şeyi değiştirecek güce sahip olduğumuzu düşünüyorduk. Haklıydık da... Gücümüz neredeyse kendimizi aşıyordu.''

     😊 ''Sık sık, ''Uçmak için kanatlarım varken niye yürümek için ayaklar isteyeyim ki?'' demiş, hatta bunu yazmışımdır. İşte, umutsuzluğun kardeşi bir yanılgı. Artık ne kanadım ne de ayaklarım var.''

     😊''Kim ne derse desin, görüntü düşünceden önce yer alıyor.''

      😊''Beni anlamadın demeyeceğim. Beni anladın. Zaten en dayanılmaz acı buydu. Sen beni anladın. Anladığın halde canımı yaktın.''

     😊''Aşk mıydı? Bilmiyorum. Eğer aşk her şeyi kapsıyorsa, çelişkileri ve taşkınlıkları, aşırılıkları ve söylenmeyenleri, evet, o zaman buna aşk diyebiliriz.''

     😊''İki büyük kaza geçirdim Diego. Tramvay ve sen. En kötüsü sendin.''

      😊''İyileşmek mi?'' dedi Frida. Ama ben hasta değilim ki; kırık döküğüm. Aynı şey değil, anlıyor musunuz?

      😊''Sanki tüm hayatım boyunca, yanlış melodiyle dans etmiş gibiyim.''

      😊''Bana eziyet edip her an beni sorgulayarak az kalsın kimliğimi elimden alacak olan aynadan görüntüyü çaldım.''

      😊''Kötüyüm, gitgide daha da kötü olacağım ama yavaş yavaş yalnız kalmaya alışıyorum, bu bile bir şeydir, bir avantaj, bir zaferdir.'' 

   
   
    
     Kitaptan etkilenmemek mümkün değil. Kitabı okurken çok kızdığım, üzüldüğüm ve gülümsediğim yerler oldu. Frida Kahlo 1907 yılında Meksika'da dünyaya geliyor. Vaftiz töreni sırasında papazın itirazlarına rağmen Almanca'da barış anlamına gelen Friede kelimesinden türemiş Frieda olmasında ısrar etmiş ve adının Magdelena Carmen Frida olmasına karar verilmiştir. 6 yaşında çocuk felci geçirmiştir ve bu yüzden bir ayağı diğerine göre daha kısadır. 18 yaşında geçirdiği otobüs kazası sırasında bedenini delip geçen demir çubuk bütün gelecek planlarını mahvediyor. 3 defa düşük yapması ve çocuk sahibi olamaması da hayatın ona getirdiği acılardan biri. Yatağa bağımlı yaşıyor bir ara ve daha birçok şey oluyor Frida'nın hayatında.

 
    Kitabın belli yerlerinde sıkıldım. Frida hakkında hiç bilmediğim şeyler öğrendim. Sonlara doğru biraz daha sürükleyici bir kitap oldu benim için. Kitabın en etkilendiğim bölümü geçirdiği otobüs kazası. Diego ile tanışması ve sonrasında hayatının mahvolması. Diego ile tanışmasa daha mı farklı olurdu her şey sizce? Kitabı okurken bunu çok fazla düşündüğümü söyleyebilirim. 

    
     Son sergisine ambulans arabası ile gelmiştir. Yaşadığı onca acıya rağmen hayatını dalga geçerek, çok ciddiye almadan yaşamıştır. Siz olsaydınız bu kadar acı karşısında hayata nasıl tutunurdunuz?

     
       Kitabın sonunda Frida'nın tabloları yer alıyor. Farklı bir çalışma tarzı var, resim sanatı hakkında çok fazla bilgi sahibi olmadığım için bu konu hakkında eleştiri yapmak bana düşmez. Frida'nın hayat hikayesinden etkilenmemek mümkün değil ama ben herkesin çok sevdiği kadar bir duygu hissetmiyorum. Bu benim fikrim tabi. Kitabı çok merak ettiğim için okudum. Güçlü bir kadın ve hep savaşmış, kitap bunu fazlasıyla öne çıkarıp anlatıyor.

     
      Yine de şunu rahatlıkla söyleyebilirim. Kitabı herkes okumalı ve insanların ne kadar farklı hayat derslerinden geçtiğini görmeli. Kitaplığınızda bulunması gereken kitaplardan biri kesinlikle. Biyografi kitapları genelde sıkıcı olur. Rauda Jamıs bunu çok güzel bir üslupla anlatmış. Okurken merak ediyorsunuz.  Frida'nın hayatını anlatan bir film de var, seyretmenizi öneririm.
  
      
     Şöyle bir gerçek var ; sevin veya sevmeyin. Frida unutulmayacak kadınlar arasındadır. Hayatı boyunca farklı olması, düşünceleri, yaşadığı onca acıya rağmen ayakta kalmayı seçmesi ve efsane olması mükemmel bir şey. Sadece yaşadığı aşk değil, bana göre otobüs kazası bir insanın başına gelebilecek en kötü şeylerden biri(demir çubuğun bütün vücudunun içinden geçmesi) ve ondan sonra içindeki yaşama isteği, azmi kesinlikle takdir edilmeli.

     
      Frida'nın hayatını anlatan filmi izlemenizi öneririm. Hayatını kısaca anlatan bir video da ekledim.


      
       Siz olsanız aynı yaşama azmini gösterebilir miydiniz? Yaşadığınız aşk size acı veriyor olsa da yine de o aşkı sürdürür müydünüz? Benim cevabım beni üzecek bir aşkı sürdürmem ve istemem. Tabii yaşamadan anlayamıyorsunuz bazı şeyleri o da ayrı konu. Aynı yaşama azmini gösterirdim evet, yaşamayı ve hayatı seviyorum. Sizin cevaplarınızı da merak ediyorum ve bekliyorum😊

  
     
         Keyifli kitap keşifleri, keyifli okumalar dilerim😊











Yorum Gönder

0 Yorumlar